Bakan Varank “Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı” nda

  “Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı”  Gerçekleştirildi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi işbirliğince düzenlenen  “Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ‘ın..

Bakan Varank “Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı” nda

 

Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı”  Gerçekleştirildi

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi işbirliğince düzenlenen  “Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ‘ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.

TÜBİTAK Gebze Kampüsünde gerçekleştirilen programa; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Vali Hüseyin Aksoy,Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Başkanı Dr. Ali Taha Koç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kaçır, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, İlçe Kaymakamları, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal,  Daire Müdürleri, Akademisyenler, STK Temsilcileri, İş Adamları ve çok sayıda davetli katıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan program Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Başkanı Sayın  Koç’un açılış konuşmalarıyla devam etti.

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank yapmış olduğu konuşmalarında: “Bakanlığımız ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi işbirliğiyle düzenlenen Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Çalıştayı’nın üçüncü günü vesilesiyle sizlerle bir aradayız. Çalıştayın ilk gününde kamu ayağına odaklandık, Ankara’da kamu paydaşlarını bir araya getirdik. Dün yine Ankara’da üniversite ve reel sektör temsilcilerini aynı masada buluşturduk. Bugün Gebze’de, Tübitak yerleşkesinde daha çok enstitüye yoğunlaşacağımız ilk toplantıyı gerçekleştiriyor, fikirlerinizi duymak için sabırsızlanıyoruz. Yapay Zeka gibi stratejik bir alanda, geniş kapsamlı istişareyi son derece gerekli buluyoruz. Buradan çıkacak fikirler Türkiye’nin yıkıcı teknolojilerdeki önümüzdeki dönem planlamalarına hayati katkılar sunacak.

 Türkiye Tüm Gücüyle Yapay Zekâ Teknolojilerinde Ve Bu Yarışta Olacak.

 Milli Teknoloji Hamlesini odağa aldığımız 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejimizde; ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirecek,  sanayide katma değerli üretimi geliştirecek ve kritik teknolojilerde atılım sağlayacak adımları belirledik. Vizyonumuzun gerçekleşmesinde yapay zekâ kilit bir role sahip. Bu alandaki ulusal politikalarımızı bu çalıştaylar sonrasında yakın bir zamanda açıklayacağız. Şunu peşinen ifade etmek istiyorum: Türkiye tüm gücüyle yapay zekâ teknolojilerinde ve bu yarışta olacak. Yerli teknoloji üretme kabiliyetlerimizi geliştirerek, bu teknolojilerin ekonominin genelinde etkin şekilde kullanılmasını sağlayacağız. Eğer biraz daha somutlaştırmamız gerekirse; 2023’e kadar yıkıcı teknoloji alanlarında, küresel ölçekte marka olacak en az 23 akıllı ürün çıkarmayı hedefliyoruz. Bu ürünlerin önemli bir kısmının yapay zekâ içermesini bekliyoruz. Elbette bunu yapacak girişimcilere ihtiyacımız var.

 Türkiye Girişimcilik Alanında Büyük Bir Potansiyele Sahip

 Son 10 senede küresel eğilimlere baktığımızda, yine girişimcilik faaliyetlerinin de yapay zekâ gelişmeleriyle hız kazandığını görüyoruz. Derin teknoloji alanlarında kurulan başlangıç firmalarının payı bu sürede 2 katına çıkarak yüzde 45’e yükseldi. Yapay zekâ alanındaki başlangıç firmaları sadece 2018-2019 döneminde 78 milyar dolara yakın yatırım çekti. Sıklıkla tekrarladığım bir gerçeği sizlerle de paylaşmak istiyorum. Türkiye girişimcilik alanında, özellikle de teknoloji tabanlı işlerde, büyük bir potansiyele sahip. Gittiğim her şehirde, ziyaret ettiğim teknoparklarda, Ar-Ge merkezlerinde hatta organize sanayi bölgelerinde çok çarpıcı başarı hikâyelerine tanık oluyorum. Oyun sektöründen biyo-teknolojiye, akıllı malzemelerden perakende sektörüne varıncaya dek her alanda yenilikçi uygulamalar üzerinde çalışan girişimcilerimiz bulunuyor.  Biz de onların önünü açacak politikalara öncelik veriyoruz.

 170 Bini Aşan Yazılımcı Sayımızı Hızla 500 Binin Üzerine Çıkarmayı Hedefliyoruz

Şimdiye kadar Ar-Ge merkezleriyle, Teknoparklarla,  TÜBİTAK ve KOSGEB destekleriyle, ve diğer tüm imkânlarımızla girişimcilerin emrinde olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Tabi bu noktada beşeri sermayenin taşıdığı önemin de farkındayız. Çok iyi bildiğiniz gibi, yeni teknolojilerin en önemli bileşenini yazılımlar oluşturuyor. 170 bini aşan yazılımcı sayımızı hızla 500 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Bunun için teknoloji şirketleri, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumlarımızla Açık Kaynak Platformu inisiyatifini başlattık. Bu şekilde yazılımcı sayımızı artırmanın yanında;  yerli açık kaynak çözümleri geliştirip, dışa bağımlılığı azaltmak ve olası siber güvenlik sorunlarını bertaraf etmek istiyoruz. Vizyoner uygulamalarımızdan olan Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ve Sanayi Doktora Programı kapsamında da yapay zekâ alanında nitelikli insan kaynağımızı destekliyoruz.  Uluslararası Lider Araştırmacılar programıyla bu dönem yurtdışından gelen araştırmacıların yüzde 15’i (19 kişi) bilgisayar bilimleri alanındaki çalışmalarda görev alacak.

 Yerli Ve Milli Şifreleme Teknolojileri de Geliştiriyoruz

 Sağlık, eğitim, tarım ve enerji gibi birçok sektörü dönüştüren yapay zekâ teknolojileri, kamu hizmet sunumu açısından da önemli imkânlar barındırıyor. Bugün artık, sahip olduğunuz veri ve bunu işleme kabiliyetiniz küresel gücün belirleyicisi konumuna gelmiş durumda. Bu nedenle biz de sadece veriye değil, veriden değer üretmeye odaklı bir yönetişim anlayışı doğrultusunda çalışıyoruz. Bununla beraber, dijital çağın yeni tehditleri de, veriyi hedef alıyor. Dolayısıyla veriden değer üretmek için veri gizliliğini sağlanmanız artık yeterli olmuyor, veri bütünlüğünü de korumanız gerekiyor. İşte bu bilinçle ülkemizin verisini korumak adına yerli ve milli şifreleme teknolojileri de geliştiriyoruz.  Nüfus, sağlık ve iletişim kayıt bilgileriyle, genetik ve biyometrik veriler gibi kritik bilgilerin yurtiçinde güvenli bir biçimde depolanmasına yönelik tedbirler alıyoruz.Elbette yapay zeka alanında halihazırda başlattığımız çok farklı adımlar da var. Bunlardan da kısaca bahsetmek istiyorum. Açık Kaynak Platformu girişimi kapsamında Türkçe Doğal Dil İşleme Projesini başlattık. Burada kullanıcı dostu ve yüksek performanslı kütüphanelerin, veri kümelerinin hazırlanması ve dağıtım altyapısının kurulmasını amaçlıyoruz. Türkçe için geliştirilecek algoritmalar, diğer dillerde de kullanım alanı bulacak. TÜBİTAK BİLGEM bünyesindeki Bulut Bilişim ve Büyük Veri Laboratuvarımız; konuşma ve doğal dil işleme gereksinimlerin karşılanmasına,  görüntü kıymetlendirme çözümlerine ve  akıllı sistemlere önemli katkılar sunuyor. Burada geliştirilen yapay zekâ ve makine öğrenmesi platformu dünyada ilk kez bir aviyonik sistemde, Milli Muharip Uçak projesinde yer alacak.

 İşbirliğinden Ziyade, Birlikte İş Yapma Modelini Hayata Geçireceğiz

 Yine dünyanın ilk derin öğrenme tabanlı telsiz haberleşmesi tespit ve tasnif sistemini BİLGEM’de başarıyla tamamladık. Elektronik harp alanında yapay zekâ kullanarak geliştirdiğimiz teknolojiler de ürünleştirme aşamasına geldi. Milli ve özgün olarak geliştirdiğimiz bunun gibi projelerin ticarileşmesi, en kısa sürede özel sektörün kullanımına taşınması temel önceliğimiz. TÜBİTAK enstitüleri burada önemli bir hızlandırıcı vazifesi görüyor. Gerek akademisyen hocalarımızı gerekse özel sektör kuruluşlarımızı bu manada enstitülerimizle daha sıkı dirsek temasında bulunmaya davet ediyorum.  Yapay zekâ alanında yurt içi politikaların yanı sıra, uluslararası işbirliği kapsamında da önemli adımlar atıyoruz. Geçtiğimiz sene Ağustos ayında Berlin’de düzenlenen Türk Alman Yapay Zekâ Konferansında oldukça verimli tartışmalar gerçekleştirdik. Konferansın ikincisini bu sene Ankara’da yapacağız.  Hepinizin bildiği gibi TÜBİTAK bünyesinde bir Yapay Zeka Enstitüsü kurduk. Artık bu Enstitü kanalıyla ekosistemde yeni ve güçlü bir yapılanma oluşturmak istiyoruz. İşbirliğinden ziyade, birlikte iş yapma modelini hayata geçireceğiz.  Dünya’daki en iyi uygulama örneklerini inceledik. Almanya, Fransa, Kanada ve İngiltere’de bu alandaki araştırma enstitülerinin ekosistemle etkileşimini gözlemledik. Yapay zekâ stratejimizin içermesi gereken hususlar neler olmalı sorularına paydaşlarımızla beraber cevaplar arayacağız.

 Ulusal Yapay Zekâ Stratejimizi hazırlarken; Şeffaflığı, kişisel gizliliği ve güvenliği önceleyeceğiz, fırsatları ve karşı karşıya olduğumuz sınamaları dikkate alacağız, üçlü olduğumuz alanlara odaklanarak kaynakları verimli bir şekilde kullanacağız, ülkemizin mevcut işbirlikleriyle uyumlu şekilde diğer ülkelerle ortaklık yapacağız  ve geleceğin mesleklerini ve istihdamda dönüşümü planlayacak adımları net bir şekilde ortaya koyacağız. Bu istişare sürecinde, tüm paydaşlarımızın fikir ve önerilerinden azami seviyede faydalanacağımızdan hiç kuşkunuz olmasın. Bu vesileyle sözlerimi noktalarken; bugünkü çalıştayın başarılı geçmesini diliyor, sunacağınız katkılar için her birinize yürekten teşekkür ediyorum.” dedi.

 

 

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

Yorum yapabilmek için buradan üye girişi yapınız.

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL